Yaklaşık 10.000 civarında yaşayan türüyle en kalabalık tetrapod omurgalıları oluştururlar. Kuzey Kutbundan Güney Kutbuna dünya üzerindeki tüm ekosistemlerde yaşarlar. Boyutları
arı sinek kuşunda 5 cm ile
deve kuşunda 2,7 m'ye kadar değişir. Bulunan fosillere göre kuşlar, yaklaşık 150-200 milyon yıl önce,
Jura Devri'nde
dinozorlardan gelmektedir. Bilinen ilk kuş Jura Devri'nin sonlarında yaklaşık 155-150 milyon yıl önce yaşamış olan
Archaeopteryx 'tir.
Kuşlar, diğer canlı alemlerinden farklı olarak bazı özelliklere sahiptir. İlk
sabit sıcaklıklı canlılar olma özelliğini taşırlar. Belirgin özellik olarak, üyelerinin tümü, diğer hiçbir hayvan grubunda görülmeyen
tüylerle kaplıdır. Ön üyeleri
kanatlara dönüşmüştür ve arka üyelerdeki
kemikler intertarsal
eklem oluşturacak şekilde dizilmiştir.
Trake ve
bronşlarının bulunduğu yerde çok gelişmiş bir ses kutuları vardır. Sert kabuklu
yumurta bırakırlar ve kuluçkaya yatarlar.
Embriyo,
yumurta kabuğu ve
amniyon zarı ile çevrilidir. Kuşların tam işlev gören, karmaşık ve gelişmiş, büyük ve küçük dolaşım sistemleri vardır.
kökenleri
Kuşlar,
sürüngenler ile yakın akrabadırlar. Bu nedenle sürüngenlerle birlikte
Sauropsida,
üst sınıfında toplanırlar. Diapsid Archosauria'dan, özellikle
Triyas'ta büyük ölçüde farklılaşmış Thecondonti'dan türemişlerdir. Bu sonuncu grubun içinde bulunan Pseudosuchia, bununla ilgili olarak Dinosauria kuşlara en yakın gruplar olarak varsayılır. En eski kuş fosili,
Solenhofen'ın (Batı Almanya)
Üst Jura (140 milyon yıl) katmanlarında bulunan
Archaeopteryx'dir.
1860 yılında ilk defa tek bir
telek,
1861 yılında ise, baş hariç tüm
iskelet sistemi tam olan bir
fosil bulunmuştur. Bulunan bu fosil, bilim dünyasında bir sansasyon yaratmıştır. Çünkü bu fosil,
sürüngen ve kuş özelliklerinin her ikisini de aynı ölçüde taşımaktadır. Fosil, H.V. Meyer tarafından
Archaeopteryx lithographica olarak tanımlanmış ve
Londra'daki
British Museum'a konulmuştur.

Kuşların dinozorlar'ın evrimi ile geliştiğini gösteren çok sayıda kanıt bulunur; bunlar kemiklerindeki hava boşlukları, göğüs, kanat-ön extremite yapılarındaki benzerlikler, günümüzde sadece kuşlarda bulunan lades kemiğinin dinozor iskelet yapılarında da aynen yer alması ve benzerleridir. Ayrıca genetik biliminin gelişmesi ile, kuş embriyoları üzerinde çalışan bilim insanları bazı kapalı genleri açarak kuş embriyolarında kuşların evrimsel atası olan dinozor embriyolarındakine benzer görüntülere (diş, pul, boyun ve kuyruk yapısı) ulaşmışlardır.
[1],
[2][Kuşların evrimi,Görsel kaynak
[3]]
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder